BSH’de 30. Yılını tamamlayan Makine Mühendisi, BSH (Region Turkey-Middle East-Commonwealth of Indipendent States) Pişirici Grubu Başkan Yardımcısı Sn. Süreyya Olam’la yaptığımız aşağıdaki söyleşiyi, özellikle de deneyimden, yaşanmışlıklardan öğrenmek, esinlenmek istiyorsanız, mutlaka okumalısınız…

Tecrübe, ruhu ve kalbi iyileştirir (Alman Atasözü)…

BSH ailesinde çalışmanın en keyifli yanlarından biri; yol göstermek konusunda her zaman istekli, hazırlıklı ve başarılı yöneticilerle birlikte yol almak. Bu konuda en şanslı çalışanlardan biri olduğumu düşünüyorum, çünkü BSH RTC Pişirici Grubu Başkan Yardımcısı Sn. Süreyya Olam, engin sektör tecrübesi, liderlik vasıfları ve önce insani değerleri yücelten yönetim anlayışı ile mentorüm olarak hem bana hem de kendisiyle çalışma ve tanışma şansına sahip olan herkese yol göstermeye devam ediyor...

Kendisiyle sektörün gidişatını, bugünkü iş yaşamının dengelerini, beklentilerini, BSH ailesini ve daha pek çok konuyu konuştuğumuz samimi bir röportaj gerçekleştirdik. Biz röportaj sırasında çok keyif aldık. Umarım sizler de yararlanarak okursunuz…

Süreyya Hanım davetimizi kabul edip zaman ayırdığınız için çok teşekkürler. Klasiktir, sizi kısaca tanıyarak başlayalım…

1967’de İstanbul’da doğdum. Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldum. Evliyim, bir kızım bir oğlum var. Oğlum anne mesleğini tercih etti. Makine Mühendisliği okuyor, bunu özellikle söylüyorum, çok hoşuma gidiyor çünkü. Son üç yıldır iki profesyonel iş arkadaşı gibi konuşabiliyoruz. Kızım da mimar olmayı seçti. İkisi ile de mesleki sohbetler yapabiliyoruz. Bu çok güzel bir duygu.

BSH ailesine ilk olarak 989 yılında, Profilo bünyesinde dahil oldum aslında. Daha sonra Profilo’yu BSH alınca şimdiki görevime ulaşan kariyer yolculuğuma başlamış oldum. Hala da mutluluk ve gururla devam ediyorum.

Aslında görece olarak, daha zor bir dönemde bir kadın olarak Makine Mühendisliği’ni bitirmiş ve mesleğinizle ilgili alanlarda çalışmış, üstelik başarınızı kusursuz bir kariyer ile taçlandırmışsınız. Makine Mühendisi olmanızın şu anki kariyerinize nasıl bir etkisi oldu desem?

Bizim jenerasyonumuz eğitimine Endüstri 2.0 döneminde başladı, Endüstri 3.0’a yavaş yavaş geçilen dönemlerdi. Ben mühendisliği yücelten bir bakış açısına sahibim, mühendisliğin kıymetli bir alan olduğunu, hem pozitif bilim hem de sosyal bir bilim olduğunu düşünüyorum. Çünkü içinde hem bolca hesaplama hem de insan hayatına dokunabilme fırsatı var. Bu tabii ki çok büyük bir avantaj. Tabii BSH’nin bir üretim firması olması benim mühendislik disiplinim ile sinerji oluşturdu. Soruna değil çözüme odaklanmak, öğrenmeyi öğrenmek, çözümün bir parçası olduğunu hissetmek, bu etkenlerin hepsi kariyerimi şekillendiren unsurlar oldu…

Şu an tüm dünyada bütün iş modelleri farklı şekillere eviriliyor. Bizler de bu değişime ayak uydurmaya çalışıyoruz. Peki siz şu an üniversitede okuyan öğrencilere bu döneme adapte olabilmeleri adına neler yapmalarını önerirsiniz?

Günümüzde, geçmişe kıyasla daha bilinir bir gelecek var önümüzde. Artık neler olabileceğini epeyce tahmin edebiliyoruz. O halde gençler gözlemci olsunlar, etrafta gerek sosyal, gerek politik gerekse teknolojik olarak neler oluyor, insanlar nelerden bahsediyorlar, bugünün gündemi ne, yarının gündemi ne olabilir, her alanda araştırsınlar ve gözlemlesinler. İçinde yaşadığımız toplumun, ülkenin, dünyanın politik, ekonomik konjonktürü nasıl, nerede savaş var, insanlar ne için savaşıyorlar, güçler dengesi nerede bunları anlamaları lazım. Sosyal konulara duyarlı olmaları gerekli. Özetlersek; gençler ne yaparlarsa yapsınlar, mutlaka “gözlem, farkındalık ve hassasiyete” önem versinler ve her şeyin temeline “insanlık onurunu korumayı” koysunlar. 


Güçlü bir kadın lider olarak özellikle iş hayatında kadınlara önerileriniz neler?

Toplumun kadına tanıdığı alan ve sınırlarla kendilerini kısıtlamamalarını, iş hayatının cinsiyetsiz bir alan olduğunu düşünmelerini öneririm. Evet belki bir anne olarak cinsiyet kavramımız var, evdeki rolümüzde annelik-kadınlık var ama toplumun pek çok alanında kadın veya erkek olmamızın bir ayrıştırıcı olduğunu düşünmüyorum. Dolayısıyla bize öğretilen ve dayatılan tanımlardan arınmamız, cinsiyetsiz olmamız, insan olmamız en doğrusu. İş hayatındaki kadınların bunu iyi anlamasını ve uygulamasını isterim.

Dünya hızlı ve büyük bir değişim içinde, bu çerçevede sektörün geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Birinci Dünya Savaşı ve arkasından İkinci Dünya Savaşı dönemlerinde, aşağı yukarı 40-50 yıllık süreçte kadınlar gerçekten cefakar zamanlar yaşadılar. Bu dönemden sonra da iş hayatına girmek zorunda kaldılar, çünkü bu dönemde Avrupa’da yaklaşık 50 milyon ve ağırlıklı olarak da erkek nüfus hayatını kaybetti. Dolayısıyla çalışmaları gerekiyordu, çalışan kadının hem evde hem işte hayatını kolaylaştırmak için ev makinaları icat oldu.

Günümüz artık o günler değil, beyaz eşya o dönemler çok ayrıcalıklı, ruhu olan, duygusu olan, belki belli başlı firmaların, teknolojilerin üretebileceği bir üründü. Ama son 10-15 yıldır rekabet çok güçlendi, hiçbir sektörde olmayan özellikle de Uzak Doğulu 3. Dünya markalarının, Korelilerin, Japonların, Çinlilerin, Türklerin kendi markalarıyla çok ciddi bir şekilde atakta bulundukları ve iyi de rekabet ettikleri bir alana dönüştü.

Rekabetin olduğu yerde inovasyon olur ve fiyatlar ucuzlar. Teknolojik olarak hem iyi hem de ucuz olmak  gerekecek. BSH çok güçlü bir marka ve organizasyon. Hem değerler sistemi çok insancıl, hem doğaya müthiş duyarlı hem de çok yüksek ve öncü, dönüştüren teknolojiler üretiyor. Tüm DNA’sında sürdürülebilirlik var. Kısacası BSH mutlaka başarıyla ve daha da büyüyerek yola devam edecek geleceğin en büyük markalarından biri olmayı sürdürecektir.

Son olarak eklemek istedikleriniz…

Bana bu fırsatı verdiğiniz için çok teşekkür ediyorum öncelikle, çok keyifliydi. Kendimi anlatma ve genç arkadaşlara da bunu okuyarak beni tanıma fırsatı bulmaları için kıymetli bir araç oldu. Bilgimi, tecrübemi burada bulunduğum süre boyunca ta ki kariyerimin sonuna kadar çalışan tüm arkadaşlara aktarmaktan gurur duyacağım, bunu da ifade etmiş olayım…

Süreyya Hanım’a ayırdığı değerli zamanından dolayı bir kere daha çok teşekkür ediyor, keyifle okumanızı diliyorum… İyi var, iyi ki BSH’yi seçmiş ve birlikte çalışma fırsatımız olmuş…


Cansu Öztaşkın

BSH Çerkezköy, Pişirici Grubu Fabrika Controlling Alan Yöneticisi