Koçluk ve geri bildirim, liderler olarak işimizin bir parçasıdır. Peki ikisini birlikte nasıl kullanabiliriz? Gelin kısaca bu konuya bakalım.  

Koçluğa bir tanım getirmem gerekirse özünde değişim yönetimi olduğunu söyleyebilirim. Değişime uyum sağlayabilmektir. Bu pencereden bakarak özetleyecek olursam;  

- İnsanların çok farklı alanlarda kendilerini fark etmelerini sağlayan,  
- Yürümek istedikleri yolu farkındalıkla seçmelerini ve  
- Seçtikleri yolda kararlılıkla adım atmalarını destekleyen,  
- İnsanları hedeflerine ulaştıran profesyonel bir süreçtir. 

Bir diğer tanımla koçluk, insanları gerçekten derin düşünmeye teşvik ederek farkındalıklarını ya da potansiyellerini ortaya çıkarmalarına yardımcı olan sistemler bütünüdür.* Herkes hayatının nasıl aktığını ve nerede durduğunu anlayabilmek için bir koça ihtiyaç duyabilir. Kurumsal hayatta çalışan bir yönetici, üniversite öğrencisi, öğretmen ya da ödüllü bir sporcu olabilirsiniz. Hangi alanda olursak olalım gelişimimizi sürdürmek için koçluk desteğiyle beslenen geri bildirim çok önemlidir. Çünkü geri bildirim memnun olduğumuz ya da olmadığımız şeyleri sorgulamamızı sağlar. Bu paylaşımlar sayesinde hâlihazırda yaptığımız şeyi aslında farklı yapabileceğimizi keşfederiz.  

Koçlukta geri bildirim, sadece bir kez yapılan bir aksiyon değildir.  

Geri bildirim, koçluk ilişkisi boyunca devam eder. Derin bir anlayış, empati ve destek zihniyeti gerektirir. Dikkatli dinleme, tamamen danışana odaklanma, soru sorma ve geri bildirim verme hep birlikte bir zincirin halkaları gibidir. 
 
Organizasyon verimliliği için geri bildirimin sadece şirket içinde değil tedarikçi ve müşterilerimiz gibi tüm paydaşlarımızla iletişimimizde kullanılması gerektiğine inanıyorum. Çalışanlar başta olmak üzere, tüm paydaşlarımızın organizasyon içinde ne kadar etkili olduklarını bilmeye ihtiyaçları vardır. Kurumsal kültürün yanında geri bildirim kültürü, birbirimizden öğrenmeyi ve öğrenen zihniyetler boyutuna geçişimizi destekleyecektir. BSH’de de temel değerlerimizden biri geri bildirim alıp vermek ve bunu da her daim güven, saygı ve empati içinde yapmaktır. Bu değerlere gönülden bağlı bir lider olarak BSH’nin güçlü geri bildirim  kültürünü her gün hissettiğim için ne kadar şanslı olduğumu bir kez daha görüyorum.   

Gelin biraz da geri bildirimin ne olduğuna bakalım… 

Geri bildirim asla eleştiri veya nasihat değildir. Etkili geri bildirimin amacı, farkındalık yaratmaktır. Burada farkındalık konusu, geri bildirim alanının kör noktasına temas ediyor olabilir. Her bireyin kör noktası vardır. Kör noktayı kişi tarafından fark edilmeyen fakat tüm muhataplarının gördüğü davranışsal özellikler olarak tanımlayabiliriz. Örneğin; biz sırtımızı göremeyiz fakat çevremizdeki herkes görür. Geri bildirim de kör noktalarımıza dokunarak sırtımızı fark etmede ayna görevi görür. 

İki tür geri bildirim vardır: Olumlu geri bildirim ve geliştirici geri bildirim. 

Olumlu geri bildirim, eylemlerimizin hedeflerimizle aynı doğrultuda olduğunu teyit eder ve bize neyi yapmaya devam etmemiz gerektiğini söyler. İlk etkisi özgüven ve motivasyon sağlamak üzerinedir. Bu konudaki tecrübelerimi sizinle paylaşmak isterim. Olumlu geri bildirim verirken cömert ve samimi olun. Zamanında verilen olumlu geri bildirim çok daha etkilidir. Olumsuz bir şey söylerken iki dilim takdiri arasına sakın sıkıştırmayın, bu şekilde verilen geri bildirimler ne yazık ki olumlu özelliğini yitirmektedir. Buna kurumsal hayatta sandviç yöntemi de denir. Zaman zaman geri bildirimleri yazılı da verin. Yazılı geri bildirimin sözlü geri bildirime göre avantajı, kişinin olumlu bir destek aradığında tekrar okuma olanağına sahip olmasıdır. 
Geliştirici geri bildirim ise eylemlerimizle hedeflerimiz aynı doğrultuda olmadığında bizi uyarır ve nasıl gelişebileceğimizi söyler. İlk etkisi davranış, performans ve ögrenme üzerinde olur.  

Bu konuda şu ipuçlarını verebilirim:  

- Gözlemlerimizi aktarırken yorum yapmaktan kaçınıp sadece gerçeklere bağlı kalmak çok önemlidir.  
- Net olmak, beden dilimiz ve ses tonumuza dikkat etmemiz gerekir.  
- Geri bildirimlerinizi geçmişe yönelik değil geleceğe yönelik bir talep olarak sunun. 
- Geçmişin geçmişte kaldığını, elimizde sadece şimdi ve gelecek olduğunu sakın unutmayın.  
- Kişiye “bunu böyle yapma” gibi cümleler yerine nasıl yapabileceğini önerin.  
- Son olarak elbette geri bildirimleri içinizde biriktirip çok geç olduğunda ve değeri kaybolduğunda vermeyin! 

Geri Bildirim ve Koçluk Becerilerini Kullanma 
 
Geri bildirim, koçlukla desteklendiğinde pozitif duygular üretir. Burada kullanabileceğimiz en iyi koçluk becerileri, duyguları anlama ve soru sormanın gücüdür. Sorularla birlikte geri bildirim alan kişi işini daha çok sahiplenmeye ve düşünmeye teşvik edilir, alternatif çözümler sunar ve kendisini sorgulanan yerine sohbet edilen kişi olarak konumlandırır. 
 
Geri bildirimin dört temel aşamasını koçluk becerileriyle birlikte kullanma:  

1. Geri bildirim vermek istediğiniz konuyu ifade edin. Kanıt ve verilerinizin olması önemlidir. 

2. Düşüncelerinizi yargılardan bağımsız ifade edin ve karşı tarafın söylediklerini dinleyin. Örneğin “Bu paylaştığım sende ne düşündürdü?” gibi sorular sorabilirsiniz. 
 
3. Ele aldığınız konunun sizde ne hissettirdiğinden mutlaka bahsedin ve “Bu sende nasıl bir farkındalık yarattı? Nasıl hissettirdi?” gibi sorularla karşı tarafın duygularını sorun.  
 
4. Neye ihtiyaç olduğunu etraflıca tarif edin, beklentilerinizi dile getirin. Beklentilerinizi karşılamak için neye ihtiyaç duyduklarını sorun. Karşınızdaki kişiye bir yol haritası çizme hakkı sunun. “Bu farkındalıkla ilgili nasıl bir yol izlemek istersin? Bu süreçten çıkmak için hangi güçlü yönlerini kullanabilirsin? Benden ve ekipten istediğin bir destek var mı? Ne olursa bu konuyla ilgili bir adım atabilirsin?” gibi sorular yöneltebilirsiniz. 
 
Geri bildirim yerine nasıl daha yumuşak ifadeler kullanılabilir?  

Bu konuda geri bildirim vermek istiyorum yerine “İznin olursa bu konuda birkaç görüşümü paylaşmak istiyorum” diyerek yukarıdaki adımlar uygulanabilir mi? Marshall Goldsmith’in de dediği gibi geri bildirim bir hediyedir. Hediye almayı çoğumuz sevsek de hediyenin verilme şekli de en az kendisi kadar önemlidir. Hediyelerinizi anlamlı hâle getirmek için yukarıdaki ilkeleri ve aşamaları aklınızın bir kenarında tutmayı unutmayın. 
Son olarak sizlere kendi minik koçluk yolculuğumdan bahsetmek istiyorum.  

Benim koçluğa ilk adımım, 2019 yılında koçluk eğitimleri almamla başladı diyebilirim. Bu süreç içinde Türkiye’nin ilk ve çok değerli koçlarıyla çalışma fırsatı buldum ve bu yüzden kendimi aşırı şanslı hissediyorum. Profesyonel olarak eğitim almaya devam etsem de henüz ben oldum diyemiyorum. Bence öğrenme dediğimiz şey zaten bu. Sürekli öğrenmek istiyorsanız yolunuza her zaman kendinize yatırım yaparak devam edin. Kendinize yatırım yapmak yaşamınız boyunca size daha güzel, daha mutlu, daha verimli ve daha kaliteli bir yaşam olanağı sunacaktır. BSH, sürekli öğrenme konusunda gerçekten inanılmaz güzel bir okul. Sürekli öğrenmeyi teşvik eden ve çalışanlarına yatırım yapan bu kurumsal kültürün parçası olduğum için çok mutluyum.  

Koçluk bilgilerimle harmanlayarak yazdığım geri bildirim yazımı umarım keyifle okur ve beğenirsiniz. Bir sonraki yazımda görüşmek üzere... 

Sevgiler🙂

Nilay Akçal 
Gelişen Pazarlar Endirekt Satın Alma Direktörü & Satış Bölgeleri Lokal Satın Alma Global Direktörü
 
*Tanım, Fatih Kalçık’ın https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/399418 adresinde bulunabilecek makalesinden alınmıştır.