Geçtiğimiz aylarda ülkemizin gündemi oldukça yoğun ve ağırdı.

Yaşananları tekrar hatırladığımda, kafamda tarttığımda sorunların pek çoğunun iletişimden kaynaklandığına dair düşüncelerim iyice netleşiyor.

Televizyonlardan, gazetelerden ve tabii sosyal medya kanallarından takip ettiğimiz yazılı, sözlü iletişime bakınca;

- Acaba bizler birbirimizi gerçekten dinliyor muyuz? 

- Kulaklarımızla, gözlerimizle, tüm duygularımızla kalbimizi gerçekten birbirimize açıyor muyuz? diye düşünmekten kendimi alamıyorum.

İletişim sihirdir...

İletişimi ansiklopediler, wiki’ler şöyle tanımlıyor;

-  İletilen bilginin hem gönderici hem de alıcı tarafından anlaşıldığı ortamda bilginin bir  göndericiden bir alıcıya aktarılma süreci.

- İki ya da daha çok kişi arasında bir anlaşma, uzlaşma doğmasını sağlayan karşılıklı konuşma, diyalog.

Diyalog üzerine kurulmuş olan iş dünyasında ilk öğrendiğimiz fark ettiğimiz şey; iletişimde konuşma biçiminin, seçilen sözcüklerin, ses tonunun, beden duruşunun, jest ve mimiklerin önemi oldu. WEB 2.0 ve Sosyal Medyanın gelişiminden sonra tüm bunlara bir de dijital dünyanın iletişim incelikleri eklendi. Analog dünyada olduğu gibi, dijital platformlarda ki iletişim de önem kazandı. 

Yıllar içinde hangi kanal ve ortamda olursa olsun, başarılı iletişimde en önemli faktörün empati olduğunu fark ettik.

Dış dünyayı karşımızdaki insanın penceresinden, görmeye çalışmanın, kendimizi onun yerine koymanın önemini kavradık.  

Dijitalde de analogda da başlıca iletişimin; 

1- Karşılıklı konuşmayla (sözcüklerle), 
2- Yazıyla 
3- Hareketlerle,  jestlerle, mimiklerle ve görsellikle yapıldığını, ancak hangi kanalla olursa olsun iletişimde daima, en önemli faktörün “dinleme” olduğunu öğrendik...

...  > Kaynak1  - Kaynak2Ya Satışta İletişim?

Doğal olarak, merkezinde insan ilişkileri ve insan faktörü olan satış mesleğinin en önemli alanı, vazgeçilmezi iletişim yetkinlikleridir. 

Bu nedenledir ki Global ölçekte ve Türkiye BSH’deki İK gelişim programlarında, özellikle satış, saha birimlerine bolca sunulan iletişim eğitimleri, çalışanların bu hayati becerilerini dinamik tutmakta ve hepimizin vizyoner gelişimine çok önemli katkılar sağlamaktadır.

Eğitimler kişisel gelişime kuşkusuz önemli ölçüde ışık tutarlar.

Ancak kalıcı tutum değişiklikleri ve gelişim sağlanabilmesi için sürekli çalışmak, pratik yapmak, hep daha iyi olmaya çalışmak gerekir.

DinleyinBen iletişimin bir bütün olarak önemine çok önem vermekle birlikte özellikle “dinleme” konusuna dikkat çekmek istiyorum.

İletişimde dinlemenin önemini herkes bilir fakat; 

- Günlük hayatımızda kaçımız özen göstererek uygulayabiliyoruz? diye sorsak, dolu dolu “BEN!” diyebilenimiz fazla çıkmaz. 

Canımızdan çok sevdiğimiz insanları dahi, son derece zahmetsiz ve maliyetsiz olmasına rağmen dinleme sabrı gösteremediğimiz için ne çok kırar, nasıl da üzeriz.

Neden böyle acaba? 

. Gerçekten dinlemeye tahammülümüz mü yok? 
. Akdeniz ırkının sıcakkanlılığı, hızlı akan kanı mı bizi sabırsız yapıyor? 
. Yoksa toplumsal olarak bu konuda eğitimimiz mi kıt? 
. Neden dinlemeyi pek bilmiyoruz? Neden bu kadar hayati bir konuyu çoğu zaman pas geçiyoruz?

Oysa işimizde ve günlük hayatımızda çoğu zaman sözlü iletişimi kullanıyoruz. O halde hayat ve iş başarımızı yükseltmemizin, diyaloglarımızın sağlıklı gelişmesinin iletişimin en can alıcı haline bağlı olduğunu ve özenli dinle yapmamız gerektiğini hiç unutmamamız gerekiyor.

Önemseyerek, içtenlikle dinlediğiniz, katıldığınız her diyalog yıkılması zor, sağlam ilişkilerin temelini atıyor. 

Aslında yapmamız gereken şey çok basit; karşımızdakini dinlemek. 

Şahsi deneyimlerimden gözlemlediğim ve birçok uzmanın da teyit ettiği gibi, iyi dinleyici kişilerin ilişkilerinde tahammül ve sevgi artıyor. 

Okan Üniversitesi’ nde Satış ve Pazarlama Master’ ı yaptığım dönemde hocalarımdan Dr. Uğur Tandoğan’ ın her zaman üzerine vurgu yaptığı bir sözünü hatırlıyorum Uğur Hoca “birçok şirketin en büyük sorununun sadece birbirlerini iyi dinlememek olduğunu” söylerdi. 

Bu basit ama çok önemli eksiklik yüzünden, aslında firmalara danışmanlık yaparken çoğunlukla sadece insanların birbirlerini dinlemesini sağladığını anlatırdı. 

Her İnsan Özeldir...

Her insan özeldir ve özel olduğunu hissetmek ister. Bunu yansıtan şey de iyi iletişim, yukarıda değindiğim gibi iyi dinleyici olmaktır. 

BSH’de hepimizin, ama özellikle de satış departmanı olarak bizlerin en önem verdiğimiz şey, müşterilerimize özel olduklarını hissettirmektir.

Öyle olduklarını anlatmak yerine, iyi birer dinleyici olarak, onları anlamak, kalpten kalbe bağlantı kurmaya çalışmaktır. 

Şirketimizin bu konudaki duyarlılığını, vizyonunu sahaya yansıtmak, bir kurum kültürü olarak yerleşmesini ve gelişmesini sağlamak, en az satış hedeflerimiz kadar önemli gelişim metriklerimiz arasındadır.

Öyle de olmak zorundadır, çünkü BSH, vizyonunu çalışanlarının ve tedarikçilerinin ilk tercihi olmak gibi çok iddialı bir yere koyan büyük bir organizasyondur. 

Tüm BSH çalışanları, bunu sağlamanın da hiç tartışmasız her mecrada, her durumda çok iyi iletişim, ilişki geliştirerek olduğunun farkındadır. 

BSH’liler iyi dinleyici olmak üzere kulaklarını, gözlerini, yüreklerini sonuna kadar açan kalabalık bir iyi insanlar topluluğudur aslında..

“Daha iyi ilişkiler daha iyi dinlemeyle başlar” diyor, yorum, görüş ve katkılarınızı bekliyor, bir dahaki yazımda buluşmak üzere esenlikler diliyorum..

Taner İnci