Günümüzde her şey çok hızlı değişse de hedeflerimiz hep aynı aslında. Daima daha başarılı olmak, daha çok kazanmak/kazandırmak, lider olmak ve hep zirvede kalmak istiyoruz.  

Oysa kısaca “sürdürülebilir başarı” diyebileceğimiz bu duruma ulaşmak tabii ki de o kadar kolay değil. Özellikle "VUCA* dünyası" diye özetleyebileceğimiz günümüz koşullarında kesintisiz ve hatta artan grafikte bir başarı istiyorsak yeni trendlere ayak uydurmak, sürekli iyileşmek, yenilenmek, tüm bilinmezlikler içinde öngörülerde bulunup stratejileri dinamik şekilde revize etmek gerekiyor. Ve ilk bakışta zorlayıcı tarafları daha ön planda algılansa da değişkenlik, belirsizlik, karmaşıklık ve muğlaklığın hüküm sürdüğü mevcut "VUCA dünyası" aslında bizlere güzel yetiler, yenilikler ve gelişme olanakları da sunuyor. İçinde ilerlemekte olduğumuz dönüşüm çağının dinamikleriyle beraber liderliği ve stratejik yaklaşımları daha farklı, yenilikçi bir boyuta taşıyıp pandemi sırasında ve sonrasında hayatın hangi yöne evrilmesi gerektiğine dair önemli ipuçları veriyor. Mesela; pandemi öncesi “Asla olmaz, çok zor!” dediğimiz pek çok online faaliyetin pandemiyle beraber yeni normalimiz haline gelmesi gibi…   

Çeviklik, esneklik, dayanıklılık... 

Böylesine devinimi yüksek bir dünya ve bizi bekleyen farklı, karmaşık bir gelecek ile başa çıkmak için hem kişisel olarak bizler hem de kurumlar çevik olmalı. Üstelik bunu, dayanıklılığın en tepeden başlayıp en alta kadar tüm katmanlara yayılmasını sağlayarak, tüm çalışanların aidiyetlerini uzaktan da olsa canlı tutarak başarmamız gerekiyor. Ve tabii ki tüm bunlarla hangi sektörde olursak olalım her koşulda kaliteyi, faydayı yükseltmek, kârlılığı korumak, motivasyonu artırmak, sektörde lider olmak, çığır açmak, ilham vermek gibi hedeflere koşmalıyız. Çünkü geçmişin analizleri bize daima göstermiştir ki; bir şirket mevcut dönemde ne kadar büyük, güçlü ve iyi olursa olsun her dönüşüm döneminden sonra oyunda kalanlar ancak ve ancak bu saydıklarımızı yaparak değişim geçirenler olmaktadır. 

Bu konuları düşünürken doğal olarak aklıma, uzun yıllardır beyaz eşya sektörünün liderliğini başarıyla sürdüren şirketim geliyor. Ve mutlulukla, yüzümde gururlu bir gülümseme ile fark ediyorum ki BSH, saydığım tüm bu alanlarda oldukça iyi durumda. Üstelik her faaliyetimizi çevre duyarlılığı ve sürdürülebilirlik prensiplerinden asla taviz vermeden gerçekleştiriyor olmamız kazanılan başarıları daha da değerli bir noktaya taşıyor. Birkaç somut örnekle ne demek istediğimi daha net anlatmak isterim.  

Yeni Enerji Regülasyonu 
Yeni Enerji Regulasyonu Projesine öncülük eden bir BSH’li olarak tüm bunları yapmanın hangi sektörde varlık gösteriyorsak orada lider olmak ve daima bu sorumluluğumuzun gereklerini yerine getirmek anlamına geldiğini söyleyebilirim. Ki bu da yüksek kapasitede üretim ve satış yapmak, sahada belirli bir ürün kullanım oranı yakalamak ve aynı oranda satış sonrası destek ve servis ağı sağlayabilmek demek oluyor. Yeni kurallarla bütün şirketlerin, tüm ekosistemin dikkat etmesi, farklı ve daha duyarlı olması gereken çok fazla alt detay ortaya çıkıyor. Örneğin, üretim, lojistik ve kullanım süreçlerindeki elektronik atıklar, karbon ayak izimiz ve döngüsel ekonomi gibi kavramlar tüm süreçlerde ön plana çıkan hayati parametreler haline geliyor. Tüm bu alanlarda lider olmak, tıpkı BSH'nin yaptığı gibi sektörün ve diğer şirketlerin de ufkunu açarak ilerlemeyi gerektiriyor ve ne mutlu ki biz bunu üstelik de öncü konumda yapıyoruz.  

Sosyal Sorumluluk ve Çevre  

Sosyal sorumluluk ve çevre kavramları şirketimizin öncelikleri arasında olup yine en çok çalışılan ve titizlik gösterilen konular arasında yer alıyor. Sertifikalarımız, hedeflerimiz ve beklentilerimiz çok açık ve şeffaf olarak tüm paydaşlarımızla ve tüketicilerle paylaşılıyor. Örneğin 2020’nin son döneminden itibaren ürettiğimiz karbonu dengeleyerek faaliyet göstermeye başladığımızı, her bir BSH ürününü arkada hiçbir karbon ayak izi bırakmadan geliştirip üretttiğimizi paylaşıyoruz. Bununla da sınırlı kalmayıp üretim yaşam döngüsünün tamamında CO2 salımlarını azaltığımızı, hatta karbon salımlarını 2030’a kadar %15 oranında azaltmayı hedeflediğimizi ilan ediyoruz.  

Yukarıda döngüsel ekonomiden bahsetmiştim. Bu alanda da hedefimiz; atık ve kirliliği ortadan kaldırmak, ürün ve malzemeleri sürdürülebilir biçimde kullanımda tutmak ve ekosistemleri yenilemektir. Üretim ve satıştan başlayıp kullanıma, elektrikli aletlerin iadesine, yenilenmesine, geri dönüştürülmesine ve yeniden kullanılmasına kadar ilerleyen bu değer zincirindeki kaynak kullanımı, karbon salımı ve enerji tüketimini en alt düzeye indirmeyi hedefliyoruz. 

Tüm bu organizasyon, çalışma, yenilik ve taahhütler resmi sitelerimizde de yer alıyor. Şeffaf bir şekilde sunduğumuz bu bilgilere dilediğiniz zaman siz de erişebilirsiniz. Kısacası sadece ürün ve hizmetlerde değil, sosyal sorumluluk konusunda da liderliği amaçlıyor oluşumuz çalışanlar olarak bizim de yaptıklarımızla her geçen gün daha çok gurur duymamızı sağlıyor. 

Daha fazla ne yapabiliriz? 
Satış oranı, pazar payı, tasarım ve yenilik anketleri ile sosyal medya beğenilerinde önde olan ve bunu sürdürmeye de alışkın olan bir şirket olarak asla rahatlamıyor, daima tüm faaliyetlerimizde bize bu fırsatları sunan doğa için, insanlık için daha fazla ne yapabiliriz diye düşünüyor ve listemize her gün yeni hedefler ekliyoruz. Bu alanlarda da lider olmak bizi her şeyden çok motive ediyor, özgüvenimizi, birbirimize güvenimizi en çok yükselten unsur oluyor.  

BSH çalışanları olarak bizler iş yerlerimizde, ekran başında, makinelerimizde, sahada vb. sadece mesai yapmıyoruz.  

Biliyoruz ki tasarlayan, geliştiren, üreten, satan, satış sonrası hizmeti sunan, satın alan ve kullanan çok büyük bir aileyiz ve devamlı büyüyoruz. Ürünlerimiz kadar ürünlerimizin kullanıldığı dünyayı ve sizleri de kendimizden hiç ayırmadan düşünüyoruz. Çünkü zaten hepimiz bir bütünüz. Bu konuda samimi olduğumuz için her geçen gün daha da gelişiyoruz. 

Sözünü ettiğim duyarlı hedeflerde buluşup hep beraber farkındalığı artıralım. Sürdürebilirliğin ne olduğunu merak edip bu kavramı benimseyelim ve sosyal sorumluluğumuz çerçevesinde görevlerimizi yerine getirelim. Kendimizi kısıtlayıp gerçekte var olmayan sınırları gerçeğimiz hâline getirmeyelim. Yalnızca görevlerimiz çerçevesinde sorumluluk almayalım. Hep daha duyarlı olmanın yollarını arayalım. BSH'nin şirket olarak yaptığı gibi biz de kişisel olarak bir fazlasını yapıp bu uzun yolculukta yerden bir taş daha kaldıralım ki yolumuz açık olsun. 

Yeni bir yazıda görüşmek üzere! Bu yazıyı beğendiğinizi umarak esenlikler diliyorum. Soru, yorum ve önerilerinizi bekliyorum. 

Onur Seçkin 
BSH Servis Teknoloji Müdürlüğü Ürün Sorumlusu 

* VUCA: Volatility (Değişkenlik), Uncertainty (Belirsizlik), Complexity (Karmaşıklık),  Ambiguity (Muğlaklık)