Geçen haftamı Almanya’da, BSH Akademi tarafından sunulan liderlik eğitimlerinden birine katılmak için çok farklı bulduğum bir eğitim alanında geçirdim.

Eğitim, çevreden gelen kuş sesleri ve arada yağan yağmurun cama vuruşundan başka bir şey duyamayacağınız huzurlu bir mekandaydı.

Bir kısmı eğitim faaliyetlerine ayrılmış olsa da aktif olarak manastır işlevi de olan bu tarihi binada, birbirinden çok farklı kültürlere ve görevlere sahip "BSH yetenekleri” olarak bir araya geldik. 

Havaalanında buluşup taksiyi paylaştığım Ukraynalı meslektaşım ile hafif bir kahvaltıdan ibaret akşam yemeğimiz sonrası yol yorgunluğum ağır bastı ve sabah başlayacağımız eğitim için erkenden uyumaya karar verdim. İstesem de yakınlarda hiçbir yerleşim yeri bulamamız da bunda etkili oldu. 

Bağlılık ve Ekip Ruhu...

Sabah, eğitimcimiz açılış hamlesi olarak farklı bir oyunu tercih etti ve önce birbirine yabancı olan ancak ortak noktaları BSH olan bu ekibi bir bant ile ayaklarından birbirine bağladı. Biraz şaşırtıcı bulmakla birlikte, oyunun beraberinde gelen talimatların kısa zamanda ekip ruhunun oluşmasına katkıda bulunduğunu düşünüyorum. 

BSH, yetenek olarak seçtiği ve lider olarak yetiştirdiği profillerin geniş bir bakış açısı edinmesini istiyor. Olayları derinlemesine analiz ettikten sonra istediğini gerçekleştirmek için kimseye saygısızlık etmeden, baskı kurmadan, bıktırmadan, inatlaşmadan en yıpratıcı ve sert karakterlerle bile ikna edici ve etkileyici yollarla iletişim kurmanın gerekliliği ısrarla vurgulanıyor. Tavırları zehirli bulunan insanların bile nasıl takdirinin kazanılabileceği anlatılıyor. 

BSH liderleri, hayatlarını anlamlı kılan değerlerin karar verme süreçlerine doğrudan etki ettiği ve böylece yapılan işe harcanan emeğin en başından bir ödüle dönüştüğü bir sistemi kurma becerisine sahip hale getiriliyor. ,

Ticari başarının yolu toplumsal kazançtan geçiyor...

Bana göre böyle bir durumda elde edilen başarı sadece ticari bir başarı değil, toplumsal kazanç anlamı taşıyor.

Steve Jobs’un biyografisinde Macintosh projesi için bahsettiği “Journey is the Award” yani “Yolculuk Ödülün Kendisi” ifadesi tam da böyle bir durumda başarının ötesinde başarıyı hedefleyen bir lider için geçerli hale geliyor. 

Kültürlerin buluşması...

Geleceğin BSH’si daha fazla kültürler arası işbirliğinin bir zorunluluk olduğu ve bunda başarılı olmanın yolunun tolerans ve iletişim yeteneklerinde yattığı bir iş ortamı olacak.

Farklılıkların zenginlik olarak anıldığı ve herkesin beraberinde getirdiklerinin geniş bir perspektif ve daha etkili çözümlere dönüştüğü büyük bir aile.

Liderler tarafından #inovasyon hem ürünler hem de iş yapma şekilleri için azami derecede teşvik ediliyor ve kurulan sistemlerle sürdürülebilir hale getiriliyor. 

Bu liderler adil rekabet şartlarının gözetildiği, kanunlara uygunluğun öncelikler arasında en başta geldiği, çevre hassasiyetinin ticari amaçların önünde olduğu bir organizasyonun parçası. 

Bence böyle bir liderlik anlayışı ürünleri de farklılaştırıyor...

Modası çoktan geçmiş askeri disiplin ve otorite esaslı bir yönetim anlayışına sahip, insanları korkutarak hizaya getirmeye çalışan bir anlayışın ürettiği ürünler başta reklam hileleri ile albenili görülebilir.

Çok teknolojik görünen ama kullanmadığınız özelliklerle dolu, tüketiciye tercih imkânı bırakmayan tek tip ürünleri dayatmak ancak böyle bir anlayışın ürünü olabilir.

Daha ucuza ulaşmak için kültürün zenginliğinin görmezden gelindiği size uymayan ama kendinize uydurmak zorunda kaldığınız ürünler hayatınızı ne kadar güzelleştirebilir? 

BSH’nin değerlerine bağlı liderleri, yerel ihtiyaçlarınızı gözeten, size uyum sağlayan ürünler ile hayatınızı zenginleştiren, teknolojiyi daha kolay ulaşılabilir ve size çok seçenek sunmak için kullanan bir BSH’nin güvencesi olacak. 

Bundan emin olmak için Almanya, Türkiye, İngiltere, Fransa, Yunanistan, İsrail ve Ukrayna’dan gelen BSH yetenekleriyle geçirdiğim bir hafta bile yeterli oldu...