Konu başlığından meraklandığınızı, aşağıdaki içeriği ilgiyle okuyacağınızdan eminim. Ancak ben oraya geçmeden, hemen kısacık, artık gelenekselleşen ev hali özetim ile başlamak istiyorum:

Her yaz olduğu gibi bu yıl da ilk kelimem “eyvah!” olacak, çünkü okullar kapandı ve tatil başladı!.. Tahmin edebileceğiniz gibi evimizin en önemli konusu da bizim delikanlıların enerjilerini verimli kullanmak ve dengelemek haline geldi…

Kerem (büyük oğlum) artık ortaokullu oldu. Zaman gerçekten akıp gidiyor. Bu kadar büyüdüğüne inanamıyorum. Çılgınca futbol oynuyor. Adeta top ayağına yapışmış gibi. Yukarı, aşağı, içeri, dışarı, ders çalışırken vb. her an top ayağında. Neyse ki yaz sonunda güzel bir futbol kampına katılacak… Orada enerjisini biraz alırlar diye ümit ediyorum :)

Küçüğümüz Berke de üçüncü sınıfa geçti ve okul takımında  yüzüyor. Yüzme bayağı zor bir spormuş. Allah yüzücülerin yardımcısı olsun. Onların onda biri kadar yüzebilsem bayağı fit olurdum :) Abisi gibi Berke’de yaz tatilini hunharca oyun oynayarak geçiriyor…

Ve son olarak evdeki hayvan sayımızla ilgili son durumu da bildireyim. Biliyorsunuz özellikle eşim tam bir hayvan dostu. Hatırlarsanız, en son patisi kırık bir rottweiler’ı evlat edinmiştik. Sonra, ailemize yeni bir kırma köpek dostumuz daha katıldı. Ayrıca bir sürü de kedi besliyoruz. Tabii ki bu aylarda yeni yavru kedilerimiz oluyor. Yukarıdaki fotoğraf bahçemizdeki tatlı yavrularımıza ait. Oğullarımın sevincini anlatamam…

Gelelim konumuza; BSH Kurumsal Blog maceramız Ekim 2012’de başladı. Olur mu, olmaz mı? Sürdürebilir miyiz, sürdüremez miyiz derken, neredeyse dört yılı hem de oldukça başarılı bir seviyede tamamlamak üzereyiz…

Çoğunluğu CEO’muz dahil olmak üzere (hatta biz kendisine Chief Blogging Officer diye yeni bir title daha verdik) çeşitli fonksiyonlarda ve kademelerde görev yapan BSH çalışanları ve Generation BSH dediğimiz stajyerlerimiz, proje öğrencilerimiz tarafından yazılıyor. Zaman zaman “Konuk Blogger” olarak müşterilerimizden de yazılar geliyor (gönüllü olarak) ve Türkiye’nin en iyi Kurumsal Blog örneklerinden biri olarak referans gösterilen bloğumuz 5 (beş) milyondan fazla okuma ile sanırım kendi kategorisinde önemli bir başarıya imza atıyor!..  

Başladığımzıdan beri, Blogger’larımız arasına katılmak için pek çok talep ve soru geliyordu. Biz de bu yıl aramıza yeni Blogger’lar katılmasını sağlamak için şirket içinde bir çağrı yaptık. Müthiş ilgi gördü. Seçmekte zorlandık ve nihayet 13 kişide karar kıldık. Şimdi hepsi de son derece istekli ve hevesli pırıl pırıl 13 yeni Blogger’ımız var. Artık daha da güçlü, daha da renkli ve çeşitliyiz. Hatta bazılarının yazıları yayınlandı bile. Okuyunca ne demek istediğimi anlayacak, yükselen taze enerjiyi siz de hissedeceksiniz. 

Başlarken “Çok iyi fikir de devam ettirmesi çok zor. Internet hevesle başlayıp, terkedilmiş bir sürü kurumsal Blog’la dolu. Keşke başarabilseniz, ama çok zor” diyenlere bundan daha iyi yanıt olamazdı diye düşünüyorum.

Kendiliğinden olmaz!


Tabii ki her şey gibi bu da kendiliğinden gelişen bir başarı değil. Her şeyden önce hiç yılmadan, onca işlerine rağmen, bunu da çok ciddiye alarak disiplinle yazan kıdemli Blogger arkadaşlarıma gönülden teşekkür ederim. Onlar sahip çıkmasalardı, böyle olmazdı. Sonra da BSH’nin her konuda olduğu gibi bunda da en iyisini yapmak için kaynaklarını tahsis etmesinin, hepimizin gelişmesine verdiği önemin ve katkıların altını çizmek isterim. 

Çünkü, daha ortada fol ve yumurta yokken sıkı bir eğitimle başlamış, düzenli olarak bir araya gelip, motivasyon ve heyecanımızı hep yüksek tutmuştuk. Hatta aramızda tatlı rekabetler yaratan “en çok okunan, en çok yazan, en çok yorum alan vb.” ödüller vermiştik.

Bu sefer, üstelik çok daha deneyimli bir yaklaşımla yeni Blogger’larımıza ve başından beri yazmakta olanlara, “BSH Bloggers Camp” dediğimiz tam günlük çok sıkı, keyifli, heyecanlı bir eğitim, workshop ve parkur oyunu düzenledik. Yine işi başından sıkı tuttuk. Ön hazırlık kısmını yine hafife almadık.

BSH Bloggers Camp…
İçerik ve programı, kurumsal Blog konusunda başından beri en büyük destekçimiz olan dijital ajansımız ile kurguladık. İlk bölümde sanat, tasarım ve teknoloji hikayeleri anlatan Vlogger ve Blogger Barış Özcan’dan “Hikaye Anlatıcılığının Sırları”nı dinledik. Daha sonra  da ünlü Fütürist ve Blogger Ufuk Tarhan’dan Blogging, Kurumsal Blogging ve Influencer Marketing hakkında oldukça kapsamlı, öğretici ve keyifli seminer + workshop aldık. Pek tabii eğlenmeyi ve parkur oyunları ile enerjimizi boşaltmayı, harika barbecue ile beslenmeyi de ihmal etmedik. 

Yediğimiz, içtiğimiz bize kalsın. Ben size aklımda neler kaldı, kısa bir özet geçeyim; 

Bir kere en önemli çıkarımım şu, ondan başlayayım;

Multimedya ve video ile iletişimin hızlı yükselişi sürecek. Bu yüzden de iyi hikâye kurgulamak, anlatmak ve yazmak insanlık tarihinde hiç olmadığı kadar önemli olacak. Yani hikâyeleştiremeyen, anlatamayan ve yazamayana, ne iş yaparsa yapsın, hangi alanda olursa olsun, ister bireysel, ister kurumsal olsun; hayat epey zorlaşacak. Bu konuyu halletmenin en temel yolu da Blog konusunu çözmekten geçecek...

İyi hikâyecilik için ipuçları, notlar;Önemli yetkinliktir.   

- Hikâyecilikte yalana kaçmadan, dürüstlüğü kaybetmeden abartmak önemli ve gereklidir.

- Aristo, kaliteli iletişim için 3 özellik gerekir demiş;

Ethos > Etik, Ahlak; Mesajın kaynağı olan kişi, örneğin Blogger’lar Ethos’a sahip 
olmalı, bir duruş sergilemelidir. Trusted Adviser (Güvenilir Danışan) olmalı, nasihat 
veren (Nasrettin Hoca gibi) bir kimlikte olabilmelidirler. O yüzden dürüstlük çok önemlidir. 
Mübalağa yapılabilir, hatta yapılmalıdır ancak yalan olmamalıdır. Dürüst olmak şarttır.  

Pathos > Duygu
; Duygunun karşı tarafa geçmesi kastediliyor. Hikâyenin kalpte etki yaratması gerekir. Anlatılan duygulara dokunmalı, hayal gücünü harekete geçirmelidir. 

Logos > Mantık
; Hikâyenin daima bir mantığının olması gerekir. Hem yazanın tarafında hem okuyucunun kafasında bir mantık oluşturabilmelidir. 

- Konu ne kadar ciddi olursa olsun yukarıdaki 3 önemli noktaya dokunması için aşağıdaki gibi bir sıralamayı, vurguyu içermelidir. Tabii ki her şeyden önce hikâyenin bir kahramanı olmalı ve bunlar onun başından geçer gibi anlatılmalıdır;

Bir varmış, bir yokmuş…
Bir zamanlar…
Her gün…
Ama bir gün…
O yüzden…………. O yüzden………..
Ve sonunda….

- Dünyanın en iyi hikaye anlatıcıları senaristlerdir.

- Başarılı hikayenin 7 sırrı:

1. Dramatik bir soruyla dikkat çek
2. Özel bir bakış açın, duruşun olsun
3. Olayı kişiselleştir ve duygu kat
4. Sesini kullan
5. Müzikten destek al
6. Çok uzatma, az çoktan fazladır
7. Nasıl başladıysan öyle bitir

Blogging ve Kurumsal Blogging…Ufuk Tarhan’dan aldığımız kapsamlı “Blogging ve Kurumsal Blogging” Eğitim + Workshop’ unu burada özetlemek gerçekten oldukça zor. Elimden geldiği kadar bir iki şey yazacağım ama biliyorum ki yetersiz kalacak. Tavsiyem kendisinden mutlaka böyle bir eğitim almanız, bu konudaki ufkunuzu iyice açıp, bilgilenmeniz.

Kısa kısa…


- Bir kere dijital  varlıkları  yükseltmek  için  her şeyden  önce  sağlam bir Dijital Strateji ve bunun merkezinde de mutlaka  çok akıllıca  ve  iyi yapılandırılmış bir  “Kurumsal Blog” olmalı. Çünkü artık altın değerinde olduğu kabul edilen, arama sonuçlarının temel girdisi “dijitleriniz” yani “dijital varlıklara dönüşen keyword’leriniz”  tweet/post ile paylaşıldığında bir müddet sonra uçup gidiyor ancak Kurumsal  Blog sayesinde kalıcılık, sürdürülebilirlik kazanıyor.

- Web varken bir de Blog’a ne gerek var? diyenlere;

Web siteniz bir anlamda şirketinizin resmi merkez binası, Blog ise o binanın içindeki, odalardaki yaşam, insani dokunuş. Kısacası birisi resmi, diğeri samimi, içten, doğal haliniz. İnsanlar artı “gerçekten içinde, içerde ne var?” ı daha çok merak ediyor. Bu yüzden Blog artık kurumlar için de olmazsa olmaz. Bireyler içinse tartışma konusu bile olamayacak kadar mecburiyet. 

- Yeniçağın en önemli pazarlama trendi; “Influencer Marketing” yani güvenilen, prestijli, 
itibar sahibi, kanaat önderlerinin marka hakkında konuşması. Influencer Marketing’in en önemli platformu da “Blog”. Sadece bu yüzden dahi Blog’lar artık çok çok önemli.

Bu seferlik de bu kadar olsun diyor, sizleri de sayfamda konuk Blogger olarak ağırlayabileceğimi bir kez daha hatırlatıyorum.

Bir sonraki yazımda, buluşuncaya kadar hoşça ve online kalın. Lütfen soru, yorum, katkı yapın, varsa yazılarınız paylaşın.

Beni buralarda yalnız bırakmayın. Mesajlarınızı heyecanla bekliyorum!

Esen kalın…

Burçin Girit
BSH Gelişen Pazarlar Bölgesi / Türkiye, Orta Doğu, Afrika, BDT, Hindistan ve ASEAN Ortadoğu Bölgesi’nden Sorumlu Kurumsal İletişim Direktörü