Sevgili BSH Blog okurları, uzun bir aranın ardından 1 Ekim Dünya Kahve Günü’nde bu yazıyı yazmaya karar verdim. :) Yaz mevsiminin sona ermesiyle yağmurlar başladı, hava sıcaklığı 18 derecenin altına indi. Her mevsimin tadı başka elbette. Yukarıdaki fotoğraf da bu yazı için esin kaynağım oldu, bana "Sonbaharın güzelliğini hatırlattı" diyebilirim. Tabii bunda, bugün seyahat etmek istediğim ülke ya da şehrin kahvesini, akıllı saatimden kolayca seçip tatma fırsatı bulmamın payı da büyük. 

Nitekim bugünkü konumuz da, Dünya Kahve Günü’ne yakışır şekilde, İngilizce'de Full Automatic Espresso Machines olarak bilinen tam otomatik kahve makineleri.  

Pandemi biz tüketicilerin birçok alışkanlığını kökten değiştirdi, elbette evlerde geçirdiğimiz vakitlerin niteliğini de. Hâl böyle olunca evimizde geçirdiğimiz saatleri daha konforlu ve keyifli hâle getirebilecek birçok yeni ve inovatif ürün de hayatımıza girdi ve girmeye de devam edecek. 

Kahvenin içecek olarak tüketilmesinin tarihi çok eskilere dayanıyor. Rivayete göre bir çobanın keçilerinin kahve meyvelerini yedikten sonraki heyecan ve hareketliliğini keşfetmesiyle birlikte yaygınlaştığı, hatta önce Osmanlı Devleti’nde popüler olup oradan Avrupa’ya gittiği söylenir. 

Tam hikâyesini bilemeyiz elbette ancak kahvenin ilk günden bugüne ve yarınlara toplumları bir araya getiren sıcacık bir mutluluk kaynağı olduğunu söyleyebiliriz diye düşünüyorum. 

BSH, tüketicilerin hayatına onlarca yıldır dokunan markalarıyla, tam otomatik kahve makineleri alanında da global stratejisi ve inovasyon yatırımlarıyla adından söz ettirmeye devam ediyor. Tüm markaları ile tüketicilerine farklı kahve makinesi çeşitleri sunsa da özellikle Siemens satış ekibinin bir parçası ve aynı zamanda 3. nesil kahvelerin seveni olarak benim gönlümün tam otomatik kahve makinelerinden yana olduğunu belirtmeliyim. :) 
2018 yılında, ülkemizde henüz pazar bile yeni yeni oluşurken Siemens bizleri tam otomatik kahve makineleriyle buluşturmuştu. Bugüne baktığımızda kahve makinesi pazarının geleneksel kahve zincirleri ve 3. dalga olarak adlandırılan yeni nesil kahve dükkânlarıyla buluşmasıyla kahve tüketiminin bambaşka bir boyuta geçtiğini görebiliyoruz. 

2022 itibarıyla sürdürülebilirlik temasıyla yeniden konumlanan Siemens, EQ.700 ve EQ.900 gibi pazarın gözdesi olan modelleriyle biz tüketicilerin kahve deneyimini bambaşka bir noktaya taşıyor. Nisan ayında Goodspaces’te lansmanı yapılan EQ.700, grup içerisinde “Macellan Projesi” adıyla tanımlanmıştı. “Nedir bu Macellan?” diye sorarsanız adı gibi tam bir kâşif, gezgin diyebilirim.

Biraz daha açıklamak gerekirse; "Şu an neredesin?" sorusuna EQ.700 ile "Nerede isterseniz, oradasınız" cevabını verebiliyoruz. Nasıl mı?

Mükemmel Espresso Dopio ile Roma’da, açık bir terasta Kolezyum tüm ihtişamıyla karşınızda olabiliyor. Ya da isterseniz Eiffel Kulesi manzarasında kruvasan eşliğinde Cafe Au Lait de içebilirsiniz. 😊

Flat White ile Avusturya'ya, Cortado ile Barcelona'ya, kahvenin kalbi Kolombiya'ya ya da mistik bir yolculukla Hindistan’da Kaapi’ye gidebiliriz. Özetle, nerede olmak istersek EQ.700 ile anında oradayız.

Hayal gücün ile #DünyaBiKahveUzağında

Home Connect özelliğiyle telefon ve tabletinizden kontrol edebileceğiniz ürünümüz, Apple ile kurduğumuz iş birliğiyle artık kolunuzdaki saate de taşındı. :) iWatch’unuzdan kahve makinenizi başlatıp tüm demlenme sürecini takip edebilirsiniz. Ayrıca yine Home Connect sayesinde ürününüzle yarını da satın alabilir, yani dünya çapında ortaya çıkan yeni kahve çeşitlerini ürüne yükleyip evinizde bambaşka küresel lezzetleri tadabilirsiniz.

Espresso bazlı kahveler demleyen tam otomatik kahve makinesi pazarı, algoritmik bir şekilde büyümeye devam ederken geleneksel kanalda da pazar lideri olan Siemens, başlangıç seviyesinden kahve uzmanlarına kadar her kahve sevdalısı için sunduğu 14 ayrı ürünü ile güçlü konumunu şüphesiz koruyacak.

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, sevgiyle ve kahveyle kalın :)

Mustafa Çelenk 
Kategori Satış Geliştirme Uzmanı